TÜRKÜM FORUM - En Kapsamlı Bilgi Platformu

Lütven daha kaliteli hizmet için üye olunuz!!! Radyomuza hepinizi
beklerizzzz...

Join the forum, it's quick and easy

TÜRKÜM FORUM - En Kapsamlı Bilgi Platformu

Lütven daha kaliteli hizmet için üye olunuz!!! Radyomuza hepinizi
beklerizzzz...

TÜRKÜM FORUM - En Kapsamlı Bilgi Platformu

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


    Süper Laf Oturtmalar (Kapaklar :D )

    Admin
    Admin
    KURUCU
    KURUCU


    Mesaj Sayısı : 827
    Yaş : 29
    Başarı Puanı : 1938
    Pep Gücü : 42
    Kayıt tarihi : 01/01/09

    Süper Laf Oturtmalar (Kapaklar :D ) Empty Süper Laf Oturtmalar (Kapaklar :D )

    Mesaj tarafından Admin Cuma Tem. 17, 2009 6:04 pm

    Sokrates
    bir gün yürürken , tek kişinin geçebileceği kadar mesafe olan bir
    mevkii de dönemin soylularından biriyle karşı karşıya gelir ve ikisi de
    durur...kısa bir süre bakıştıktan sonra :
    soylu: " ben senin gibi pis bir zavallıya yol vermem!"
    Sokrates: "ben veririm..."

    80'li yılların
    sonların bir Beşiktaş-Boluspor maçı sırasında hakem Beşiktaş'ın net 2
    golünü vermez, Boluspora havadan bir penaltı verir. maç çığrından
    çıkmıştır. Beşiktaşlılar neredeyse sahayı terk etmeyi düşünürler.
    Boluspor 2. golü de atar.
    metin tekin santrayı yapmaz bekler. hakem düdüğü bir daha çalar, ama metin hala topa dokunmaz.
    hakem, "metin neden başlamıyosun, bak kart çıkartırım" der.
    metin cevap verir: "hocam sahanıza geçin de başlayalım"

    Edirne'deki Süleymaniye cami yapımında Mimar Sinan'ın caminin ortasında oturmuş nargile içerken gören işçiler homurdanarak :
    - ulan biz burda çalışıyoruz adam orda oturmuş keyif yapıyo! derken Sinan olaya girer..
    - sesin caminin her yerine eşit olarak dağılıyor mu diye hesaplıyorum !!

    bir toplantıda bir genç mehmet akif'i küçük düşürmek için sorar;
    -affedersiniz, siz veteriner misiniz?
    mehmet akif'in cevabı;
    -evet, bir yeriniz mi ağrıyordu

    kulaklarının büyüklüğü ile ünlü galileo'ye hasımlarından biri:
    - "efendim", demiş. "kulaklarınız, bir insan için biraz büyük değil mi?"
    galileo:
    - "doğru", demiş. "benim kulaklarım bir insan için biraz büyük ama, seninkiler bir eşek için fazla küçük sayılmaz mı?"

    Show TV'deki ateş
    hattı programında reha muhtar prens Charles'ın Müslüman olduğu
    yönündeki söylentileri eleştirmektedir. konuyu diyanet işleri
    başkanıyla tartışmaktadır:
    -efenim prens Charles'ın Müslüman olduğunu söylüyorlar. peki ama öyle bir adamdan Müslüman olur mu?
    -olur tabi neden olmasın?
    -ama efenim nasıl olur?
    -reha bey siz Müslüman mısınız?
    -tabi Müslümanım efendim.
    -siz namaz kılıyor musunuz?
    -hayır.
    -oruç tutuyor musunuz?
    -hayır.
    -içki içiyor musunuz?
    -evet.
    -eeee sizden nasıl Müslüman oluyorsa, ondan da en az sizin kadar Müslüman olur.

    bernard shaw ve soylu bir hanimefendi arasındaki bi konuşma
    - hanımefendi bin sterline benimle yatarmısınız?
    - önerinizi düşüneceğim.
    - pekiii bir sterline benimle yatar mısınız?
    - siz beni ne sanıyorsunuz???
    - madam, sizin ne oldugunuz zaten saptanmış durumda. iş pazarlığa kaldı.

    lisenin kantincisi
    değişmiş yeni kantinci kimse tarafından sevilmemektedir. bir grup
    arkadaş kantin de oturmuşs sohbet ediyorlar kantincide yanlarına gelir
    bir kızla sohbete başlar kızın kantinci ile arası iyidir.
    kız - o köpek çok tatlıydı yaaa benim de muhabbet kuşlarım var
    kantinci - hayvanları çok seviyorsun galiba
    arkadaş - seninle niçin ilgileniyor sanıyordun

    yavuz sultan selim seferleri gizli tutarmış.. vezirin teki de inatla soruyomuş nereye sefere gidiyosunuz diye..
    yavuz - sen sır tutmasını bilir misin?
    vezir - efet hünkarım, bilirim
    yavuz - ben de.

    bernard shaw ile Churchill geçinemezlermiş.. bir
    gün shaw, Churchill'e bi davetiye göndermiş, not olarak da "size iki
    kişilik davetiye gönderiyorum. bir dostunuzu alıp gelebilirsiniz. tabii
    dostunuz varsa." Churchill , hemen cevap göndermiş, "maalesef o gece
    başka bir yere söz verdiğim için oyununuza gelemicem. ikinci gece
    gelebilirim, tabii oyununuz ikinci gece oynarsa."

    cem yılmaz çekilecek yeni film üzerine basın mensuplarıyla konuşurken gazetecinin biri:
    -cem bey ne zaman motor diyeceksiniz?
    cmylmz:
    -maalesef ekipte öyle insanlarla çalışmıyoruz.

    Fatih Altaylı, Erman toroğlu için
    fa: "o kabzımal futboldan ne anlar ki" deyince
    ea: "ben eski futbolcu ve hakemim futboldan anlarım, kabzımalım hıyardan da anlarım

    muhafazakar
    insanların uğradıkları,tellerle çevrili bir plaja bikini ile girmek
    isteyen bir bayanı, plajın girişinde bekleyen görevli durdurur ve şöyle
    der :
    bekçi: hanfendi bu plaja 2 parçalı mayo ile girmek yasaktır!!!
    kadın: peki o zaman hangisini çıkarayım?
    bekçi:........!!!

    hülya avşar: "hiç aynaya baktın mı? sen de popstar hali var mı?"
    ajdar: "aynaya değil ama size bakınca kendimi bayağı star gibi hissediyorum

    rahmetli Barış manço
    Fransa da bir televizyon programına katılır. her şey gayet güzel
    giderken, sunucu klasik Avrupalı edası ile "siz Türkler barbarsınız"
    muhabbetine girer. bunun üzerine barış Manço sunucuya üzerinde para
    olup olmadığını sorar. sunucu cebinden birkaç banknot çıkartıp barış
    Manço'ya uzatır:
    b.m: şimdi bu paranın üzerindeki kim?
    s: general bilmem ne, bilmem neredeki savaşta kahramanlık yapmıştır bla bla bla.
    b.m: peki bu?
    s: teğmen bilmem ne, böyle etmiştir, şöyle etmiştir.
    bunun üzerine barış Manço cebinden birkaç banknot çıkarır ve üzerindekileri teker teker anlatır:
    bm: bu Mevlana celaleddin rumi; ünlü bir Türk düşünürüdür. bu Halit
    refik Karay; ünlü bir Türk edebiyatçısıdır. bu Mustafa kemal ******,
    Türkiye cumhuriyeti nin kurucusudur.
    sesizliğin üzerine sunucuya bakarak şöyle der:
    -şimdi siz söyleyin, kim barbar?

    zamanın birinde istanbulda pastahaneleri teftişe giden müdürün biri pasta ustasına sormuş:
    "bu pastalara hangi yağ kullanıyorsunuz"? demiş. usta da "sana
    koyuyoruz efendim" demiş. müdür de demişki: "bende bütün pastacılara
    söyleyim bundan sonra "sana koysunlar"...

    Konuşma Hacettepe üniversitesinde cem yılmaz ile bir Hacettepeli arasında geçmektedir:
    çocuk: cem bey basında sizin hakkınızda karizmatikmiş diye söylentiler
    çıkıyor. size göre sizin karizmanız var mı? eğer varsa kaç cm?
    cmylmz: valla karizma insanın içinde hissettiği bir şeydir. sen içinde kaç cm hissediyorsan benim de karizmam o kadar.

    Sağa sola laf atan bi denyo , bisikletli çok güzel bir kız görür. bu denyo laf atacak ya...
    -bak teker dönüyo.
    -(kız durur ve) o çark sana girse sende dönerdin!!!

    Nasreddin hocaya , timur
    - "seninle bir eşşek arasında ne kadar fark var" diye sormuş
    -(hocanın cevabı) "benimle bir eşşek arasında iki arşın fark var".(o esnada hoca ile timurun arasında iki arşın boyu uzaklık
    olmaktadır)

    Kral tv de vj konu açmıştır benim için nelerinizi feda edersiniz diye
    arayanlar soyluyor evimi, arabamı, herşeyimi...vatandaşın biride çıkar
    -ben 200 milyon veririm!!
    kadın donakalır nası yani?
    -sen etsen etsen 50 kilo edersin,kaşarın kilosuda 4 milyon

    bir telefoncuya giren çocuk nakia 3310'ları incelemektedir.
    gülen bir yüzle onu izleyen kasiyere döner ve sorar:
    -abi bunun şarjı bi hafta gider mi?
    -sırtında bi aküyle dolaşırsan gider


    İngiliz lordu
    ******'ün daveti üzerine istanbul'a gelir.ingiliz lordu şerefine
    verilen yemekte servis yapan Türk elindeki tepsiyi devirir.Herkes büyük
    bi şaşkınlık içinde kalmıştır ve ******'ün ne tepki vereceği
    beklenirken, ****** İngiliz lorduna dönerek:
    "HALKIM HERŞEYİ BECERİYOR DA Bİ TEK UŞAKLIĞI BECEREMİYOR"der.

      Forum Saati Salı Mayıs 14, 2024 5:24 pm