Erdoğan Türkçe için kaygılı
Başbakan
Erdoğan, "Dilimiz bugün hoyrat bir saldırıyla yüz yüzedir. Özellikle
medya ve sanal alemin kontrolsüzlüğü dilimiz Türkçe'nin ve diğer
dillerin geleceği adına kaygı vericidir." dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Üzülerek ifade etmek istiyorum ki; dilimiz bugün hoyrat bir saldırıyla yüz yüzedir'' dedi.
Başbakan
Erdoğan, 6. Uluslararası Türk Dil Kurultayı'nın açılışında yaptığı
konuşmaya, bugün İstanbul'da toprağa verilecek Fazıl Hüsnü Dağlarca'yı
anarak başladı.
Erdoğan, şunları söyledi:
''Türkçemizin
abideleşmiş şairi, ardında sadece şiir solumuş, Türkçe'nin zengin
imkanlarıyla bu topraklarda bir nehir gibi akıp gitmiştir. Hepimizin
gönül teline dokunan, hepimize ülkemizi ve dilimizi sevdiren
mısralarıyla Dağlarca, dünya şiir tarihinde eşi görülmemiş bir birikim
bırakmıştır. İnanıyorum ki zarif şiiri, temiz Türkçesi ile Dağlarca'nın
sesi yüzyıllar boyu bu dağlarda, bu ovalarda, bu şehirlerde
yankılanacak, gelecek nesilleri aydınlatmaya devam edecektir.
İnsanımıza, Anadolu'ya ve istiklalimize yazdığı şiirleriyle gönüllere
taht kuran Dağlarca'ya Allah'tan rahmet diliyor, edebiyat, sanat
camiamız başta olmak üzere bütün milletimize başsağlığı diliyorum.''
-''ANA SÜTÜ GİBİ SAF, BERRAK, KATIŞIKSIZ''-
Yahya Kemal'in Türkçe'yi ''ana sütüne'' benzettiğini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:
''Saf,
berrak, katışıksız ve bütün gıdaları bünyesinde barındıran bir ana
sütü. Bu berrak sütle büyüdük yüzyıllar boyu. Bu temiz dille
medeniyetler inşa ettik, şiirler söyledik, fermanlar yazdık, devletler
kurduk, şehirler inşa ettik. Ve bu dil sayesinde başka medeniyetlerle
temasa geçtik. Kaşgarlı Mahmut, Yunus Emre, Pir Sultan Abdal,
Karacaoğlan, Eşref oğlu Rumi, Baki, Nedim, Fuzuli, Şeyh Galip, Yahya
Kemal, Mehmet Akif gibi büyük bilgeler, şairler Türkçe ile bize bir
medeniyet dili inşa ettiler ve özenle korumamız gereken büyük bir miras
bıraktılar.
Keza, Nazım Hikmet, Necip Fazıl, Orhan Veli, Arif
Nihat Asya, Sezai Karakoç, Cemal Süreyya, Attila İlhan, İsmet Özel,
Arif Ay, Erdem Bayazıt ve Fazıl Hüsnü Dağlarca gibi isimlerini
sayamayacağımız kadar çoğalan çağımızın usta şairleri de Türk şiir
çınarının, Türkçe'nin meyve veren, eser veren, gürbüz, güçlü dalları
oldular. Onlardan sadece şiir söylemeyi değil, sözün, kelamın,
estetiğin, ince zarif latif dilini öğrendik. Kuşkusuz sadece
şairlerimiz değil, romancılarımız, öykücülerimiz de dilimizi ustalıkla
geliştirerek evrensel alanda kültürümüzü, dilimizi geliştirerek dünyaya
tanıttılar. Halit Ziya'dan Ahmet Hamdi Tanpınar'a, Halide Edip'ten
Adalet Ağaoğlu'na, Orhan Pamuk'tan Rasim Özdenören'e, Yaşar Kemal'den
Orhan Kemal'e, Mustafa Kutlu'dan Hüseyin Su'ya kadar edebiyatımızı,
sanatımızı geliştiren yazarlarımıza gerçekten çok şey borçluyuz.''
-''NUTUK'U, SAFAHAT'I ANLAMAKTA GÜÇLÜK ÇEKEN NESİLLER''-
Başbakan
Erdoğan, geçen hafta Frankfurt Kitap Fuarı'nda 800 yazar, sanatçı ve
yayıncıyla temsil edilen Türkiye'nin bu muazzam birikim sayesinde her
geçen gün kültürünü, dilini dünyaya tanıttığını vurgulayarak, kurumsal
çalışmaların hayati derecede önemli olduğunu, hiçbir emeğin zayi
olmayacağını vurguladı. Erdoğan, ''Bizler de hükümet olarak, bize düşen
sorumlulukları tabiki yerine getireceğiz. Kanaatimce bütün kurumsal
çalışmalardan daha önemlisi dilin esas işçiliğini yapan
sanatçılarımızın, yazarlarımızın eserleriyle kazandırdıklarıdır'' dedi.
Türkiye
hızla dünyaya açılırken, Türkiye Türkçesi'nin de dünyaya büyük bir
hızla açıldığını ifade eden Erdoğan, Türkiye'ye kardeş ve komşu ülkeler
başta olmak üzere artık dünyanın her ülkesinde, bölgesinde Türkçe'nin
konuşulan, yeni eğitim programlarına alınan, kursları açılan bir dil
haline geldiğini bildirdi. Başbakan Erdoğan, ''Medeniyet iddiamıza
uygun olarak Türkçe'nin bir dünya dili haline gelmesi, ekonomik ve
sosyal gelişmemizin en büyük ispatı olmaktadır'' diye konuştu.
Başbakan
Erdoğan, bugün Türk Dil Kurumu'nu kuran Mustafa Kemal ******'ün
''Nutuk'' adlı eserini ya da İstiklal Marşı'nı yazan Mehmet Akif'in
''Safahat'' adlı eserini anlamakta bile güçlük çeken nesillerin,
medeniyet iddiasındaki herkesi düşünceye sevk etmek zorunda olduğunu
belirterek, şöyle devam etti:
''1988 yılından bu yana geleneksel
hale gelen Türk Dil Kurultayı'nın saygıdeğer üyelerinden, bilim
adamlarımızdan ricam, medeniyet iddiamızın içini doldurmaya daha çok
çaba sarf etmemizdir. Zira üzülerek ifade etmek istiyorum ki; dilimiz
bugün hoyrat bir saldırıyla yüz yüzedir. Özellikle medya ve sanal
alemin kontrolsüzlüğü dilimiz Türkçe'nin ve diğer dillerin geleceği
adına kaygı vericidir. Gençlerimizin kaç kelimeyle, kaç kavramla
konuştuğu, kendilerini sözlü ve yazılı olarak ne kadar ifade
edebildikleri büyük önem taşıyor aslında.
****** Kültür Dil ve
Tarih Yüksek Kurumu bünyesindeki kurumlarımız hiç şüphesiz çok değerli
çalışmalar yapıyorlar ancak bu çalışmaların gerçek hayata yansıması da
çok önem kazanmıştır. Kurumlar arası işbirliğinin önem arzettiğini
düşünüyor, bütün kurumlarımızı bu konuda azami özen göstermeye davet
ediyorum.''
-BÜYÜK TÜRKÇE SÖZLÜK-
Başbakan Erdoğan, Türk
Dil Kurumunun Türkçe'nin yaygınlaştırılması, geliştirilmesi için
gösterdiği çabaları takdirle izlediklerini belirterek, sözlerini şöyle
tamamladı:
''Bu çabalar sadece 70 milyon vatandaşımız için
değil, bütün dünyada Türkçe ile kendini ifade eden milyonlarca
kardeşimiz için de önemli gayretlerdir. Türkçe'nin temel başvuru
kaynaklarının başında gelecek olan Türkçe sözlüğün Türk Dil Kurumunca
yayımlanması, ayrıca özellikle internet ortamında gençlerin hizmetine
ücretsiz sunulması takdire şayandır.
5. Uluslararası Türk Dil
Kurultayı'nın açılışında yaptığım konuşmada Türk Dil Kurumumuzun yakın
bir zamanda yaklaşık 600 bin söz varlığından oluşacak Türkçe'nin en
büyük sözlüğünün sanal ortamda kullanıma sunulacağını müjdelemiştim.
Şimdi bu çalışmanın az önce ifade edildi, 617 bin kelime varlığıyla
gerçekleştirildiğini, kısa süre sonra da Türkçe'nin en büyük sözlüğü
olarak 'Büyük Türkçe Sözlük' adıyla yayımlanacağını memnuniyetle
öğrendik. Emeği geçen bütün bilim adamlarımıza şahsım ve milletim adına
teşekkür ediyorum.''
Başbakan Erdoğan, konuşmasının ardından 617 bin kelimelik sanal Büyük Türkçe Sözlüğü internette kullanıma açtı.
Başbakan
Erdoğan, "Dilimiz bugün hoyrat bir saldırıyla yüz yüzedir. Özellikle
medya ve sanal alemin kontrolsüzlüğü dilimiz Türkçe'nin ve diğer
dillerin geleceği adına kaygı vericidir." dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Üzülerek ifade etmek istiyorum ki; dilimiz bugün hoyrat bir saldırıyla yüz yüzedir'' dedi.
Başbakan
Erdoğan, 6. Uluslararası Türk Dil Kurultayı'nın açılışında yaptığı
konuşmaya, bugün İstanbul'da toprağa verilecek Fazıl Hüsnü Dağlarca'yı
anarak başladı.
Erdoğan, şunları söyledi:
''Türkçemizin
abideleşmiş şairi, ardında sadece şiir solumuş, Türkçe'nin zengin
imkanlarıyla bu topraklarda bir nehir gibi akıp gitmiştir. Hepimizin
gönül teline dokunan, hepimize ülkemizi ve dilimizi sevdiren
mısralarıyla Dağlarca, dünya şiir tarihinde eşi görülmemiş bir birikim
bırakmıştır. İnanıyorum ki zarif şiiri, temiz Türkçesi ile Dağlarca'nın
sesi yüzyıllar boyu bu dağlarda, bu ovalarda, bu şehirlerde
yankılanacak, gelecek nesilleri aydınlatmaya devam edecektir.
İnsanımıza, Anadolu'ya ve istiklalimize yazdığı şiirleriyle gönüllere
taht kuran Dağlarca'ya Allah'tan rahmet diliyor, edebiyat, sanat
camiamız başta olmak üzere bütün milletimize başsağlığı diliyorum.''
-''ANA SÜTÜ GİBİ SAF, BERRAK, KATIŞIKSIZ''-
Yahya Kemal'in Türkçe'yi ''ana sütüne'' benzettiğini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:
''Saf,
berrak, katışıksız ve bütün gıdaları bünyesinde barındıran bir ana
sütü. Bu berrak sütle büyüdük yüzyıllar boyu. Bu temiz dille
medeniyetler inşa ettik, şiirler söyledik, fermanlar yazdık, devletler
kurduk, şehirler inşa ettik. Ve bu dil sayesinde başka medeniyetlerle
temasa geçtik. Kaşgarlı Mahmut, Yunus Emre, Pir Sultan Abdal,
Karacaoğlan, Eşref oğlu Rumi, Baki, Nedim, Fuzuli, Şeyh Galip, Yahya
Kemal, Mehmet Akif gibi büyük bilgeler, şairler Türkçe ile bize bir
medeniyet dili inşa ettiler ve özenle korumamız gereken büyük bir miras
bıraktılar.
Keza, Nazım Hikmet, Necip Fazıl, Orhan Veli, Arif
Nihat Asya, Sezai Karakoç, Cemal Süreyya, Attila İlhan, İsmet Özel,
Arif Ay, Erdem Bayazıt ve Fazıl Hüsnü Dağlarca gibi isimlerini
sayamayacağımız kadar çoğalan çağımızın usta şairleri de Türk şiir
çınarının, Türkçe'nin meyve veren, eser veren, gürbüz, güçlü dalları
oldular. Onlardan sadece şiir söylemeyi değil, sözün, kelamın,
estetiğin, ince zarif latif dilini öğrendik. Kuşkusuz sadece
şairlerimiz değil, romancılarımız, öykücülerimiz de dilimizi ustalıkla
geliştirerek evrensel alanda kültürümüzü, dilimizi geliştirerek dünyaya
tanıttılar. Halit Ziya'dan Ahmet Hamdi Tanpınar'a, Halide Edip'ten
Adalet Ağaoğlu'na, Orhan Pamuk'tan Rasim Özdenören'e, Yaşar Kemal'den
Orhan Kemal'e, Mustafa Kutlu'dan Hüseyin Su'ya kadar edebiyatımızı,
sanatımızı geliştiren yazarlarımıza gerçekten çok şey borçluyuz.''
-''NUTUK'U, SAFAHAT'I ANLAMAKTA GÜÇLÜK ÇEKEN NESİLLER''-
Başbakan
Erdoğan, geçen hafta Frankfurt Kitap Fuarı'nda 800 yazar, sanatçı ve
yayıncıyla temsil edilen Türkiye'nin bu muazzam birikim sayesinde her
geçen gün kültürünü, dilini dünyaya tanıttığını vurgulayarak, kurumsal
çalışmaların hayati derecede önemli olduğunu, hiçbir emeğin zayi
olmayacağını vurguladı. Erdoğan, ''Bizler de hükümet olarak, bize düşen
sorumlulukları tabiki yerine getireceğiz. Kanaatimce bütün kurumsal
çalışmalardan daha önemlisi dilin esas işçiliğini yapan
sanatçılarımızın, yazarlarımızın eserleriyle kazandırdıklarıdır'' dedi.
Türkiye
hızla dünyaya açılırken, Türkiye Türkçesi'nin de dünyaya büyük bir
hızla açıldığını ifade eden Erdoğan, Türkiye'ye kardeş ve komşu ülkeler
başta olmak üzere artık dünyanın her ülkesinde, bölgesinde Türkçe'nin
konuşulan, yeni eğitim programlarına alınan, kursları açılan bir dil
haline geldiğini bildirdi. Başbakan Erdoğan, ''Medeniyet iddiamıza
uygun olarak Türkçe'nin bir dünya dili haline gelmesi, ekonomik ve
sosyal gelişmemizin en büyük ispatı olmaktadır'' diye konuştu.
Başbakan
Erdoğan, bugün Türk Dil Kurumu'nu kuran Mustafa Kemal ******'ün
''Nutuk'' adlı eserini ya da İstiklal Marşı'nı yazan Mehmet Akif'in
''Safahat'' adlı eserini anlamakta bile güçlük çeken nesillerin,
medeniyet iddiasındaki herkesi düşünceye sevk etmek zorunda olduğunu
belirterek, şöyle devam etti:
''1988 yılından bu yana geleneksel
hale gelen Türk Dil Kurultayı'nın saygıdeğer üyelerinden, bilim
adamlarımızdan ricam, medeniyet iddiamızın içini doldurmaya daha çok
çaba sarf etmemizdir. Zira üzülerek ifade etmek istiyorum ki; dilimiz
bugün hoyrat bir saldırıyla yüz yüzedir. Özellikle medya ve sanal
alemin kontrolsüzlüğü dilimiz Türkçe'nin ve diğer dillerin geleceği
adına kaygı vericidir. Gençlerimizin kaç kelimeyle, kaç kavramla
konuştuğu, kendilerini sözlü ve yazılı olarak ne kadar ifade
edebildikleri büyük önem taşıyor aslında.
****** Kültür Dil ve
Tarih Yüksek Kurumu bünyesindeki kurumlarımız hiç şüphesiz çok değerli
çalışmalar yapıyorlar ancak bu çalışmaların gerçek hayata yansıması da
çok önem kazanmıştır. Kurumlar arası işbirliğinin önem arzettiğini
düşünüyor, bütün kurumlarımızı bu konuda azami özen göstermeye davet
ediyorum.''
-BÜYÜK TÜRKÇE SÖZLÜK-
Başbakan Erdoğan, Türk
Dil Kurumunun Türkçe'nin yaygınlaştırılması, geliştirilmesi için
gösterdiği çabaları takdirle izlediklerini belirterek, sözlerini şöyle
tamamladı:
''Bu çabalar sadece 70 milyon vatandaşımız için
değil, bütün dünyada Türkçe ile kendini ifade eden milyonlarca
kardeşimiz için de önemli gayretlerdir. Türkçe'nin temel başvuru
kaynaklarının başında gelecek olan Türkçe sözlüğün Türk Dil Kurumunca
yayımlanması, ayrıca özellikle internet ortamında gençlerin hizmetine
ücretsiz sunulması takdire şayandır.
5. Uluslararası Türk Dil
Kurultayı'nın açılışında yaptığım konuşmada Türk Dil Kurumumuzun yakın
bir zamanda yaklaşık 600 bin söz varlığından oluşacak Türkçe'nin en
büyük sözlüğünün sanal ortamda kullanıma sunulacağını müjdelemiştim.
Şimdi bu çalışmanın az önce ifade edildi, 617 bin kelime varlığıyla
gerçekleştirildiğini, kısa süre sonra da Türkçe'nin en büyük sözlüğü
olarak 'Büyük Türkçe Sözlük' adıyla yayımlanacağını memnuniyetle
öğrendik. Emeği geçen bütün bilim adamlarımıza şahsım ve milletim adına
teşekkür ediyorum.''
Başbakan Erdoğan, konuşmasının ardından 617 bin kelimelik sanal Büyük Türkçe Sözlüğü internette kullanıma açtı.